Eğitimin en genel amacının Mükemmel İnsanı yetiştirmek olduğu ifade edilmiştir (Bruner, 1960, s.7).Asırlar boyunca eğitimcilerin bu amaç doğrultusunda farklı yaklaşımlar üzerinde çalışmasına rağmen, henüz bir fikir birliğine ulaştıkları söylenemez (Schrum 2010). Sürekli devam eden bu mükemmeli bulma arayışı içinde, insanın gerçek potansiyelini ortaya çıkarmak ve bunu yaşama aktarmak üzere kullanılan ve hala gelişim sürecini devam ettiren yaklaşımlardan biri de mentörlüktür.

Mentör kelimesinin kökeni mitolojiden gelmektedir. Odysseyde belirttiğine göre Ithaca Kralı Ulysses
savaşa gitmeden önce oğlu Telemachusu en yakın arkadaşı Mentora emanet eder. Kralın savaştan
dönmesi yirmi yıl alır ve Mentor, Prensi kralın yokluğunda en iyi şekilde eğitmiş ve yetiştirmiş olacaktır.

Mentör; bir kurum içinde yer alan ve o kurum içinde farklı görevlerde çalışıp tecrübe kazanmış olan, astlarına şirket politikası, kurum gereklilikleri, çalışma stratejileri ve kariyerini yönlendirme konularında tavsiyelerde bulunan yol gösterici kimse olarak tanımlanabilir. Mentörler, şirket hakkında sahip olduğu bilgileri kendinden sonrakilere aktarırken onlarla uzun süreli, eğitim odaklı ilişkiler kurmayı hedeflerler.

Mentör; zamanını, bilgisini ve çabasını kendisinden daha az deneyimli bir kişinin (mentee) verimliliğini ve başarısını artırması yönünde çalışan kişidir. Rehber ve akıl hocası konumundadır.

Mentörlük hizmeti sayesinde hem kuruma yeni başlayan bir kişi alışma sürecini bocalamadan, kolayca atlatıp kuruma, kurum kültürüne ve çalışanlarına daha çabuk adapte olur. Hemde kurum o kişiden en kısa zamanda verim almaya başlar ve oluşabilecek personel değişimlerinden en az hasarla çıkmayı başarmasını sağlayacaktır.

Buyazımda aşağıdaki kaynaklardan faydalandım.Detaylı bilgi için inceleyebilirsiniz.
1
2
3
4